19 Nisan 2012 Perşembe

Sessiz Veda...


Sana sustukça, kendime kusacağım biliyorum.
Yetmiyor hiçbir şey,
Yetemiyorum kendime!


Sensiz gülmektense,
Seninle ağlamaya bile razıyım !


O kadar ayrıyız ki artık,
Ben her zaman hüzün veren bir günbatımıyım.
Sen her sabah yeniden doğan güneş,
Buluşmamız bile imkansız güneş tutulsa bile.
Senin doğduğun yerlere bile uğrayamıyorum artık

Batıyorum kendi başıma
Bitiyorum tek başıma
Çoğalamıyorum artık, hep azalıyorum
Hep susuyorum kendime!...

Dilimde ardından kalma beddualar, Şiirlere dönüştü.
Ben hiç beddua etmedim, edemedim
Tek bedduam beni özlemen,
Dilimde, Sensizliğim bir Şiir oldu…

O kadar ayrıyız ki artık,
Sanki dünyanın bir ucunda kaldın, bir ucunda ben
Koşsak birbirimize, zaman bile yetmez belki
O kadar uzağız artık…

Sen gökyüzü kadar uzaksın,
Ben yeryüzü kadar yerdeyim.

Bu Vedâ’yı sessizce kendi kendime yapıyorum.
Sessizce ağlıyor, sessizce gidiyorum.
İçimin haykırışlarına inat, sesimi de alıp gidiyorum.

Sana ömrüm dedim, ömrüm son buldu,
Şimdi ölü/m oldum!...



Nevin Akbulut

14 Mart 2012 Çarşamba

Bilinçsiz Aşk

Aşk, ne vardı kalbime değecek
Şimdi dışarıdaki fırtınalar dinecek
İçime sinecek içime...

Çiy damlası gözlerime değdiğinde
Güzün bozumunda
Askıda kalmış zamanlarıma 
Sana adadığım ruhuma
Narin sözlerine
Güzel yüreğine
Vedalara
Alış...

Diyordu her damla...

Kaldırımlarda ayak uçlarıma
Koşarak sığınan yalnızlık
Hoş geldin diyemeyişime
Ellerimden tutup
Yüreğine götürüşüne
Bir güz dönümünde
Üşürken ben
Sıkı sıkı
Sarışına
Dur...

Diyemiyordu onsuzluk...

Mürekkebin seni yazışına 

Suslara imza atışına
Yıldızın yaldızına
Gözlerin yaşına
Yüreğin sızısına
Konuş...

Diyemiyordu lâl dilim...

Kırık ayna, söyle bana
Yedi yıl mı? Müebbet mi?
Yüreğim aşk'a...

Her aşk biraz bilinçsiz değil midir?


Meltem Kasab 

9 Mart 2012 Cuma

Ağlamayı öğretiyorlar...

Sen vardın ya da hiç olmamış mıydın... Bazen bir duygu alır savurur tüm yaşanmışlıklar...
Elinde olmadan gülmek isterken ağlamayı öğrenirsin.. Öğretirler... Seversin,
güvendiremezsin.. Seversin, sevdiremezsin... Sevmekten de vaz geçersin... Geriye kırık bir
kalp ve akabinde "aşk'ı" yazan bir şair kalır geriye... Ömrünü dizelerin aşkına adamış bir kaç kelamlık hayat sığar dizelere... Alt üstü doğarken de ağlıyoruz, severken de, ölürken de... Hep istemeden ağlıyoruz... Ağlamayı öğretiyorlar işte... 


Meltem Kasab

8 Mart 2012 Perşembe

SEVECEKSEN







Seni düşünüyorum bilmiyorum neden
Ey sevgisiyle gönül bahçeme sevgi tohumunu eken
Nesîm-i seherden daha âheste;sen gül ben diken
İmkânsız mı sanırsın aşk için sevda için hasret çeken.
Çoklukta teki; teklikte çoku görüyorum senden
Ortaya çıkan eşsiz, emsalsiz, olağanüstü güzellikler, 
hepsi cazibenden


Kendimden geçiyor, haz alıyorum seyrederken.
Seni düşünüyorum bilmiyorum neden
Ey sevgisiyle gönül bahçeme sevgi tohumunu eken
Vazgeçer mi hiç delicesine seven
İmkânsız mı sanırsın aşk için sevda için hasret çeken
Yarim ol dostum ol sevgilim ol; 
istediğim tek şey, sev gerçekten
Ortaya çıkan eşsiz, emsalsiz, olağanüstü güzellikler,
hepsi cazibenden


Rüzgâr savurup atamaz, yağmur silemez seni benden
Unutma ki emanet taşıdığımız bu can bu beden
Madem yaratılmış aşk-ı muhabbet ile; 
sevgi için sev seveceksen.


S.A

6 Mart 2012 Salı

OLMAYACAK..



/....___________ARTIK HİÇ BİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK......




/...Hayal kurmak camdan bir çadırın içine uzanıp gökyüzünü seyretmek gibi bir şey...Hayal " gerçekten" daha güzel..Gerçekleşmeyen hayallerse kırık..En kötüsü de hangi hayal biliyor musun????Bazı şeylerin yeniden eskisi gibi olma hayali...Bir hayali en başta kırmak diye buna denir işte...Çünkü hiçbir şey eskisi gibi olmayacak..  (KAHRAMAN TAZEOĞLU ....BAMBAŞKA..) 









3 Mart 2012 Cumartesi

Ne kadar dı...



Sazın yoktu gidişinde, sözün olmadı yâr
Çocukluğumuza bir kına yakamadan büyüdük
Sözlerimiz çocukça iken düşen cümleler
Manasını da kaybetti dudak aralarında

Odadaki tek boşluk varlığın yar
Gözlerinin gözlerime değdiği her anın
Çocuksu gülüşlerin sindiği yerde; içimde
‘Sen başlattın’ diye inliyorum
Ayrılığı sen başlattın, ben sonunu getiriyorum

Cümle düşmesin derken, heceleri kaybettim
Bir noktaydık biz gecelerde
Eksiksiz notalar kâbuslarımıza değmeden önce
Biliyordum ve hislerimin altıncı dozunda hissediyordum
Seni ve sensiz düşlerin beni benden alacağını
Biliyordum işte…

Satır aralarında saklı
Bir martının çığlığı kadar tırmalayıcı
Sözlerimin hükmü kadar basit
Lafazan kelamlar kadar çoğul
Sen kadardım işte
Ben sen biz onlar olmayı başaramadık yar
Ne engel oldu sana, bana…
Bilemedim.

Umulmaz bir baharın levini gibi
Tutsak duygularımın zamana yenilişi
Mesela çocukluğum
Ne günlerdi yar
Kötü cümleler düşüp
Anlamını yitirip
Ben kaybolup
Sen yok olup
Bir levin olup
Düşlerimi üşütünceye kadardı işte
Üşüyorum desem şimdi
Desem ki sana üşüyorum
Bin bir farklı laftan anlatsam
Desem ki sızlıyorum
Şiddetli akıyor gözlerim
Dön işte be dön
Desem…

Döner misin?

***

İşte öyle bir sınanmaydı benimkisi
Çocukluğuma düşen cümlelerin
Büyürken canımı yaktığı kadardı
Yalnızlığın nefesinin koktuğu kadardı.
Bu kadardım işte demeden severek büyümüştüm
Seninle ben olup çocukluğuma veda etmiştim
Şimdi sadece sen oldum, ama sen yoksun
Bir kırık hayal kadardın
Şimdi un ufak olan…


Meltem KASAB

1 Mart 2012 Perşembe

OLMUYOR İŞTE....


Bu  kara ayrılığı hiç sevmedi kalbim.





Çocuk üşüyen ellerini ısıtma derdinde..Yağmur o kadar deli yağıyor ki..O sıra da kız elinde kitapları bir yanda çantası hele o rüzgarda savrulan şemsiyesi..


Deli olmaya yeter di…..O kargaşayla çocuğa çarptığını fark etmedi.Çocuk şaşkın bir o kadarda sinirli baktı..Kız utandı sonra kısık mahcup bir sesle ‘^pardon’^ dedi. 




Yanyana geldilerr. Çocuk bir kurtulsam diye düşünürken..Otobüs geldi.Kız şemsiyesini kapatma telaşıyla.Yine çocuğa vurdu.Aslında bu vuruş bir aşkın başlangıcı deseler kimse inanmazdı..O sinirle birbirlerine ters ters bakıp gitmelerinden sonra..Kim deerdiki iyiki sana rastlamışım..İyi ki bana vurdun.Aşklar hep böle zor tesadüflerle başlasa ama hiç bitmese..Ya ayrılık hiç yaşanmasa, sensiz günlerimi yazacağıma. Sana senli benli sevdayı anlatsaydım…